DÜNYA NEREYE GİDİYOR?

YAZARLAR

Yazan Abdurrahman DİLİPAK       

Bugün, yeni bir dünya savaşı için, 1.ve 2. Dünya savaşından daha ciddi sebep ve bahaneler var. Eğer hala bir savaş başlamamışsa, bu “dehşet dengesi” yüzündendir. Çünkü onlar da biliyorlar ki, bugün bir dünya savaşının galibi olmayacak ve insanlık tarihin en büyük felaketlerinden birini yaşayacak ve kimsenin beklentisi gerçek olmayacak. Bugün bir dünya savaşı çıkmıyorsa bunun için çıkmıyor.

ABD’nin, Akdeniz’deki denizaltılarındaki nükleer başlıkların infilak gücü, 2. Dünya savaşının toplam infilak gücünden daha fazladır. ABD bu konuda yalnız değil, Rusya, Çin, Hindistan, Avrupa’nın elindeki nükleer başlıklar dünyayı mahvetmek için yeter de artar bile.

Rusya aylardır, Japon denizinde ve ASEAN bölgesinde, Tayvan üzerinden meydan okumaya devam ediyor ve tahriklerini sürdürüyor. Kuzey Kore devlet başkanı Kim Jongda“ ülkesinin nükleer savaş caydırıcılığını harekete geçirmeye hazır olduğunu” belirterek "ABD ile herhangi bir askeri çatışmaya hazır" olduklarını söylüyor.

Yeni bir dünya savaşı, Doğuda, Batıda, Kuzeyde ve Güneyde olacak. Havada, Uzayda, Karada, Denizde, biyolojik, kimyasal, RF, Laser silahları ile, robot askerlerle Siber yöntemlerle gerçekleşecek. Yapay zeka ve robotlar kullanılacak. Hackerler ve Bio Hackerler de devrede olacak. Sadece askerler ve askeri tesisler değil, sivil hedefler, iktisadi hedefler de vurulacak. “Yeryüzünde bir cennet ve ebedi bir hayat” vadedenler, yeryüzünü cehenneme çevirecek ve insanlığın soyunu kurutmak için ne lazımsa yapacaklar.

Tabi bu onların planı, bir de Allah’ın hükmü var ve galip gelecek olan O’nun hükmüdür.

Bu hiçbir şey olmayacağı anlamına gelmiyor. İnsanlık çok ağır bir bedel ödeyecek bu süreçte.

Aslında savaş başladı. Savaş her yerde sıcak bir savaşa dönüşür ve kontrolden çıkarsa o korkulan olacak. Tabi ki, insanlar neye layıksa o gerçekleşecek. Ama dilerim ve umarım, insanlık aklını başına toplayacak ve sonunda da olsa bu kötü gidişe dur diyecek. Ama o zamana kadar giderek ağırlaşan bir bedel ödemeye devam edeceğiz.

Haberiniz olmuştur, ABD 20. Kimyasal, Biyolojik, Radyolojik, Nükleer, Patlayıcılar Komutanlığını kurmuş. Beyaz saray yeni kuşak bilgisayarlar için Chip üretimine destek için çeyrek trilyon para ayırmış. Onlar için para dediğin ne ki, hiçbir değeri olmayan bir kağıt parçası, hatta kaydi para olarak o da değil. 30 saniyede o kadar seri numara üretebilirsiniz. İktisadi alanda savaş zaten devam ediyor. Pandemiye sebep olduğu söylenen mikrop aslında sanal bir biyolojik savaş ajanı idi. Bu gidişle BİLMEDİĞİMİZ YERDEN SAVAŞA GİRECEĞİZgaliba.! Demokrat Meclis İstihbarat Komitesi üyesiuyardı: “DNA Testi Amerikalıları Hedeflemek İçin Biyolojik Silah Olarak Kullanılabilir!”. Bu kez dört koldan saldıracaklar, iklim, kıtlık, ekonomi, siyaset, toplumsal olaylar, sağlık. ABD Hastalık önleme ve Kontrol merkezleri (CDC), Mississippi'nin körfez kıyısında toprakta ve suda ölümcül Melioidosis hastalığına neden olabilecek bir bakteri bulunduğunu duyurmuş. Korkmayın, bunun test kitini, ilacını, aşısını, maskesini de hazırlamışlardır. Hatta mutasyon ve varyantlarının isimleri, mikrobun rengarenk görselleri de hazırlanmıştır. Hatta bilimsel makaleleri, siyasi süreç, Media planlaması, toplumsal sözcü olacak akademisyenler, STK’lar, bu süreçte işin ticari boyutu ile ilgili firma temsilcileri ve iş adamları bile ayarlanmıştır.

Bunlar, din, ahlak, geleneğe savaş açtılar. Fuhşiyatı meşrulaştırmak istiyorlar ve bunun sınırı “Ensest” ilişkiye kadar geldi ve dayandı. Bunlar sadece insana değil, hayvana ve bitkiye de düşmanlar. Onların da genleri ile oynayarak canlıların fıtratlarını değiştirmek istiyorlar.

Bu noktada, bu kez işin Teostratejisini çalışmak için ilahiyadçıları da sürece kattıkları söyleniyordu. Hatta NASA bile kadrosuna ilk kez İlahiyatçı almış. Yani acıkınca Laikliklerini de yediler. Piyasada bol miktarda “protestanislam” sözcülüğüne aday, değişen şartlara ve ihtiyaçlara uyum performansı yüksek “İslamcı” bulmak zor değil artık.

Eğer işin içine bir de Teolojik savaş girecekse, Meşiah, Mesih’in dönüşü, Mehdi, Deccal, Anti Chirist, Dabbetül Arz, Yecüc-Mecüc, Gog-Magog, Emanet sandığı, Mabedin inşası, Melheme-i Kübra, Armagedon savaşı, “Yuhanna Vahyi”nde anlatılanlar hepsi üst üste gelecek. Devletlerarası savaşa bir de, halklar, ideolojiker ve dinler arası savaşı ekleyin. Güya “Tarihin sonu”nu getirecek bir “Medeniyetlerarası / Dinlerarasısavaş”ı önlemek için “Dinlerarası diyolog” ile “Büyük Ortadoğu projesi” üzerinden bir operasyon gerçekleştirilecekti, o da olmayınca, şimdi “Tanrıyı kıyamete zorlamak” için yeni bir yol bulmaları gerekiyor.Ölenin niye öldüğü, öldürenin niye öldüğünü/öldürüldüğünü bilmediği büyük bir fitne zamanından söz ediyoruz.

İnsancıklar bugün din, ahlak, gelenek, hatta biyolojik cinsiyetlerinden bağımsız bir şekilde BİREY’leştirilerek ATOMİZE edilerek GENDER ilan edildiler.Ve şimdi birbirlerine karşı kışkırtılarak nötralize ediliyor ve artırılmış sanal gerçeklik, hakikatin yerine ikame edilmeye çalışılıyor. Bu sürecin sonunda kalabalıklar neye ve kime inanacağını bilmez halde sürüleştirilerek kolayca güdülenebilecek.

Sormak gerek, bu gidiş nereye! Haykırmak gerek: Durun kalabalıklar, bu sokak çıkmaz sokak! Kalkıp ayağa uyarmak gerek: Aklınızı kiraya vermeyin, Tefrikaya düşmeyin, Zalimlerden olmayın, Adaletten ayrılmayın. Dürüst olun, yaşadığınız zamana ve mekana adil bir şekilde şahitlik edin, cesur olun. Haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, Haksızlıklar karşısında susanlardan olmayın. Aynı dine inananlar, dininizi kaynağından iyi öğrenin ve kardeş olun, farklı inanç, ideoloji ve görüş sahipleri erdem temelinde ittifak kurun, başkalarının temel haklarına yönelik tehdit oluşturmayan ve meşru bir değer üretenler gelin aramıza nimet ve külfet dengesine dayalı itilaflar kuralım ve haksızlıklara, zulme ve sömürüye karşı birlikte duralım.

Unutmayalım ki, doğduğumuz ana babayı biz seçmedik, doğduğumuz zamanı ve toprağı da biz seçmedik, derimizin rengi ve cinsiyetimizi de. Bunlar Allah’ın takdiridir. Allah bizi böyle yarattı ki, tanışıp bilişelim diye. Kederlerimizi paylaşalım ki o azalsın, mutluluklarımızı paylaşalım ki, o çoğalsın, Allah’ın yardımı ile. Gelin, insanlığa savaş açan insanlık düşmanlarına karşı bir “insanlık cephesi” oluşturalım birbirinizin kurdu değil, yardımcısı olalım. Selam ve dua ile.

Yorumlar (3)

Zeynep 2 Yıl Önce

Allah razı olsun Hocam

Anıl 2 Yıl Önce

Hepimizin,tüm dünya ülkelerinde dünyanın bu sürecinden rahatsız olan insanların birleşerek tüm bu planlara karşı mücadele ornegini sergilemesi gerekir..Sergilemedikce mücadele etmedikçe oluşan şartların içerisinde ki denekler-kurbanlar oluyoruz..1)Insanların doğurganligini azaltarak nüfus artışını kontrol altına almak ve insanlar arası din dil gelenek görenek alisverisinin Onune geçmek..2)Asırlardır, harıl harıl üretim yaptırılarak kapitalizmin çarkı olarak görülen insanların şimdi ortadan kaldırılmak istenmesi..

Maz 2 Yıl Önce

I see it all now! . it's hard waking up to the Evil but we can all do it together no matter what Humanity will win in the end! Love to you all x

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.