Öne Çıkanlar Türkiye DSÖ Cristian DROSTEN Orhan Kutan Coronavirüs

HUAWEI ve MİCROSOFT‘A DAVA AÇILDI!

Antalya 1. Tüketici Mahkemesin’de merkezi Çin’de bulunan Huawei Technologies Co.,Ltd. ile  merkezi ABD bulunan Micrososft Yazılım Hizmetleri Ltd. Şti’ye  dava açıldı.

Açılan davada,  insan sağlığı için, 5G teknolojisi ile çalışan reklamların ve 

yayınların durdurulması,  5G ile çalışan tüm araç ve gereçlerin satışına dava sonuçlanıncaya kadar engellenmesi talep edildi.

Uluslararası alanda yapılan araştırmalara göre, Huawei P40 ve Microsoft/Nokia yaptığı anlaşmalar ve elde ettikleri teknolojiyle insan sağlığına neden olan ve son zamanlarda Koronavirüse/COVID 19 adı ile salgın hastalığa dönüşen asıl sebebin,  5G’e olduğu ileri sürüldü.  

Açılan davada, dünyadaki teknolojiler arasında,  dördüncü sanayi devrimi olarak görülen 5G teknolojisi,  kısacası telefondan, buzdolabına, ulaşımdan, uzay teknolojisine kadar  günlük hayatta kullandığımız bütün araç ve gereçleri A-Z ye değiştireceği için,  ABD ile ÇİN merkezli şirketlerin olağanüstü bir rekabet için de olduğuna yer verildi.   

Davanın Türkiye Cumhuriyet Tüketiciyi Koruma Kanuna göre, Huawei Technologies Co.,Ltd.'nin ve Microsoft’un 5G teknolojisine konu olan tüm ürünlerin,  5G verici antenlerindeki  hızdan dolayı milimetrik dalgaların insan sağlığına olumsuz ve diğer etkiler ile birlikte,

1-Adı geçen şirketlerin Türkiye temsilcilerinin, insan sağlığını hiç sayarak,  teknolojik buluşları piyasaya sürmek ve olası yan etkilerini gizlemek, dünyayı bir savaş ortamına getirmek suçu ile

  1. 5G yayınlarının durdurulmasına, 
  2. 5G ile çalışan tüm araç ve gereçlerin, insan sağlığına verdiği zararlardan dolayı toplatılmasına,

2- Davalı şirketlerin 5G teknolojisi kapsamındaki ürünlerin tüketici üzerindeki etkiye neden olacak olan her türden reklamların da, Tüketici Kanunun  Reklam Kurulu tarafından tedbir alınıncaya kadar durdurulmasına karar verilmesi istendi.  

Açılan dava Noel Baba Barış Konseyi’nin uluslar arası temsilcilikleri aracığı uluslar arası davaya dönüştürülecektir. 

DAVA DİLEKÇESİ ;

NÖBETÇİ ANTALYA TÜKETİCİ MAHKEMESİ  

                                                            ANTALYA

DAVACI            : Muammer KARABULUT                        

DAVALILAR     : Huawei  Technologies Co., Ltd.'nin

                            Türkiye  Temsilciliği, Huawei Telekomünikasyon Dış Ticaret Ltd. Şti.

                            Saray Mah. Ahmet Tevfik ileri Cad. Onur Ofis Park İş Merkezi Sit.

                            A1Blok Apt. No.10 B   /1 Ümraniye İstanbul

                                   Micrososft Yazılım Hizmetleri Ltd. Şti

                             Bellevue Residences, Levent Mahallesi, Aydın Sokak No:7,

                             Levent  34340 İstanbul, Türkiye

DAVA KONUSU : İnsan sağlığı için, 5G teknolojisi ile çalışan reklamların ve 

                             yayınların durdurulması ile  5G ile çalışan tüm araç ve gereçlerin

                             satışına dava sonuçlanıncaya kadar engellenmesi talebidir.                                                                      

AÇIKLAMALAR :

Türkiye Cumhuriyeti Tüketici Kanununun Madde 55/3 fkırasına göre, kullanılan tüm ürünlerin, “…teknik düzenlemesi uyarınca kişinin sağlığı ile çevreye zararlı veya tehlikeli olabilmesi durumunda, bu malın güvenli kullanılabilmesi için malın üzerine veya tanıtma ve kullanma kılavuzuna bu durumla ilgili açıklayıcı bilgi ve uyarılar açıkça görülecek ve okunacak şekilde” yazılması vardır. 

Fakat uluslararası yapılan araştırmalara göre, Huawei P40 ve Microsoft/Nokia  yaptığı anlaşmalar ve elde ettikleri teknolojiyle insan sağlığına neden olan ve Koronavirüse/COVID 19 adı ile salgın hastalığa dönüşen sebebin  5G’e olduğu ortaya çıkıyor. Bu bağlamda, 4G’nin  ilk testi 17 Ağustos 2009 tarihinde dünyanın önde gelen telekomünikasyon şirketlerinden ve  Vodofon’un da ortaklar  arasında yer aldığı  Verizon tarafından,  ABD'nin Boston ve Seattle kentleri arasında yapılmıştır. 4G’nin tüm ABD'yi yayılması ise 2014 yılında gerçekleşti. 4G teknolojisinin yazılımları da dahil,  hakim olan ABD’de kökenli şirketlerdir. 1980 yılında 1G ile başlayan ve gelişerek 4G ile devam eden hücresel ağ sistemlerin de sıra 5G’ye gelmiştir. 1G den itibaren üstünlüğünü koruyan ABD sıra 5G’ye geldiğinde, dünya ekonomisinde üstünlük sağlayan Çin,  31 Ekim 2019 tarihinde,  Çin'in kamu telekom şirketlerinden China Telecom, China Unicom ve China Mobile Pekin'deki Expo China’nın açılış töreni sırasında, 5G uygulamalarını başlattığını duyurmuştur. Beyaz Sarayın tüm girişimlerine, her şeyden önemlisi 5G’nin insan sağlığı ve doğaya vereceği zarara  rağmen, Çin bütün gücüyle Huwai üzerinden 5G yatırımlarına hız vermiştir. Huwai’nin verdiği hız 4G ile 5G arasındaki hızdan  10 kat daha fazladır.

Davaya konu olan İlk şüphelerim, 1975 yılında kurulan, adı yazılım teknolojiler ile özdeş Microsoft ve onun kurucularından olan Bill Gates oldu.  1G den 4G ye kadar ağ sistemlerinin için de  Microsoft ve  özellikle 4G dünyada yaygınlaştıkça, insan sağlığı üzerindeki etkileri de tartışılmaya başlandı.  Sanki insan sağlığı ve doğa, 4G den sonrası ulaşılacak olan bu hıza hazır değildi. Bu gerçeği de en iyi bilen tek kişi doğal olarak Bill Gates ve onun kurucusu olduğu Microsoft’dur.  https://www.microsoft.com/en-gb/p/samsung-galaxy-s20-ultra-5g-samsung-galaxy-s20-5g-samsung-galaxy-s20-5g/91dwf91dkhqx?activetab=pivot%3aoverviewtab  

Aslında sona zamanlarda, NEDEN Bill Gates’in “Koronavirüs Bağlantılı Akciğer Sendromu’na” karşı aşı bulmak için para harcadığı da sorgulandığın da, bu neden direkt insan sağlığı değil, 5G teknolojileri olduğu ortaya çıkacaktır. Çünkü  5G teknolojisinin insan sağlığı konusunda ki yan etkileri, insanların bu teknolojiyi kullanması konusunda ölümcül etkileri olabileceği konusunda uzmanlar sayısız makaleleri  vardır. Öncesinde ise  2014 yılında Android işletim sistemine önemli bir alternatif olacağı düşünülen Microsoft ne yazık ki Nokia şirketi ile yaptığı anlaşmada başarılı olamadı.  Aradan henüz 5 yıl geçtikten sonra her iki şirket, Çin’e 5G’yi kaptıracaklarını gördükten sonra 8 Kasım 2019 tarihinde yeniden bir araya geldi. Yapılacak olan bu yeni ortaklık, Microsoft’un bulut bilişim ve yapay zekâ teknolojileri ile Nokia şirketinin 5G altyapısını geliştireceklerdi. Böylece her iki şirket de belirli alanlarda uzmanlaşmış olacak ve bu alanları birleştireceklerdi.Kısa bir süre içerisinde 5G bağlantısı olan başta akıllı telefonların sayısında çok önemli bir artış yaşanacak, diğer tüm kullanım araçları gibi eski telefonlar da çöpe atılacaktı. Bunun farkında olan ve bütün büyük kuruluşlar gibi Microsoft da yarışı başlatan Çin’in karşısına çıkmak üzere yerini almaya çalışıyordu. Çin’in çok hızlı 5G’ye geçişi ile birlikte 4 Şubat 2020 tarihinde, “Dell, Microsoft 5G geliştirme aktarımına katıldı.” haberini okuduk. Ama haberde alışık olmadığımız şekilde liberal ekonomini merkezi olan Beyaz Saray’ın da adı geçiyordu. Açıklamada, Beyaz Saray ABD’nin teknoloji şirketleri ile yeni nesil 5G telekom ağları için gelişmiş yazılımlar oluşturmak için çalıştığını ve herhangi bir üreticinin donanımına izin verecek ortak mühendislik standartları oluşturmak için endüstri çabalarını geliştirdiği yer alıyordu. Beyaz Saray ekonomi danışmanı Larry Kudlow , "Dell ve Microsoft şu anda çok fazla ekipmanı değiştirecek yazılım ve bulut yetenekleri geliştirmek için çok hızlı hareket ediyorlar." dedi.  Hızın tek nedeni vardı. ABD 5G’nin şalterini indiren Çin karşısında çok geç kalmıştı. Bu nedenle Beyaz Saray hedefine Huawei’yi  koydu.  Ve Huawei ekipmanına olan güveni azaltacak veya ortadan kaldıracak her türden gelişmeye kulak veriyor ve destekliyordu. Beyaz Saray ekonomi danışmanı Larry Kudlow , ön aşamalardaki çabaya Microsoft ( MSFT +% 3,3 ), Dell ( DELL +% 4,5 ) ve AT&T'nin ( T +% 1,5 ) katıldığını söylüyordu. Diğer tarafta ise pimi çekilmiş bir virüs olarak dünya gündemine gelen Koronavirüs ailesi vardı. 13 Şubat 2020 tarihinde konu dünyada bir felakete yol açmaya başlayınca, merkezi Washington'da bulunan  Bill & Melinda Gates Vakfı, Yeni Koronavirüs’e  ek fon için, tespit, izolasyon ve tedavi çabalarını iyileştirme çabalarına katkı sağlanması üzere 100 milyon dolara kadar kaynak sağlayacağını açıkladı.

Microsaft 1975 yılında kuruluşunda bulunan Bill Gates 13  Mart 2020 tarihinde,  Microsoft yönetiminden ayrıldığını duyurdu. İstifa akıllara bir kez daha   18 Ekim 2019 tarihinde EVENT 201’e kurduğu vakfın sponsor olmasını getirdi.  Çünkü Bill Gates için pek inandırıcı olmasa da insan sağlığı  daha önemliydi. Ama ilgisini esirgemeyeceğini söylediği şirketi  26 Mart 2020 tarihinde, 5G konusunda Çin’li rakiplerinden bir adım öne geçmeyi planlıyordu. 5G yatırımlarıyla kullanıcıların karşısına çıkmak içinde,  değeri yaklaşık olarak 1.35 milyar dolar olan Affirmed Networks’ü satın aldı.  Affirmed Networks’un çalıştığı firmalar arasında ise; AT&T, Vodafone, Orange, Digitalk ve Softbank gibi telekomünikasyon şirketleri yer alıyordu. Bu satın alamdan sonra da Microsoft'un kurumsal yardımcısı Yousef Khalidi, “Diğer teknoloji dönüşümlerinde gördüğümüz gibi, yeni şirketimizin 5G'yi ilerletmede önemli bir rol oynayabileceğine ve hız, maliyet ve güvenlik konusunda yeni ağ çözümleri sunabileceğine inanıyoruz.'' dedi.   

Microsoft tarafından alınan Affirmed'in büyük ürünü UnityCloud, isteğe bağlı kapasitenin artırılması ve azaltılması gibi kablosuz taşıyıcı ağların yönetimi için araçlar  sağlıyor.  Platform ayrıca, sağlayıcıların ağlarındaki belirli trafik türlerine öncelik vermelerini sağlayan 5G teknolojisinin amiral gemisi özelliği olan ağ dilimini de kullanabiliyordu.İşte bu satın alma işleminden 3 gün sonra 29 Mart 2020 tarihinde, koronavirüs vakalarının en çok görüldüğü ülke olan ABD'de yeterince önlem alınmadığını söyleyen Bill Gates, "Sokağa çıkma yasağı ilan edilmeyen yerlerde vaka sayıları hızla artacak." diyerek kehanetlerine bir yenisini daha ekliyordu. Aslında bu bir kehanet değildi, Bill Gates 5G’nin milimetrik dalgalarının duvar ve camlara çarparak etkisiz kaldığını biliyordu. Bu bilgilerin özetini hatırlayarak dünya’da 5G’ kullanımının merkezi konumundaki Çin’in Wuhan kentinde ilk test denemeleri 18 Ekim 2019 tarihinde askeri olimpiyatların yapıldığı zamana denk geldi. Aynı tarihlerde Bill Gates’in desteklediği EVENT 201’in konu başlığı, “Koronavirüs Bağlantılı Akciğer Sendromu” idi. Bu zamanlar savaşın başladığı anlardı. Üretimin sağladığı güç ile Çin, teknolojik gelişmeleri merkezi olan ABD’yi  5G teknolojisini var etme ve pazarlama konusunda önüne geçmişti. Çin pazarı, 2019’daki 5G akıllı telefon satışlarının yarısını oluşturdu! Tek marka Çin ordusunda mühendis olarak görev yapan Ren Zhengfei’nin 1987 yılında kurduğu, bugün 200  bini bulan  çalışanı ile Huawei  idi.  Zaten ABD başta olmak üzere teknolojinin küresel güçlerinin  hedefinde de Huawei vardı. Bu kanıtı da  Teksaslı Senatör Ted Cruz sosyal medya üzerinden yayınladığı mesajda, "Huawei telekom şirketi görüntüsü altında Komünist Parti'nin casus ajanı ve gözetleme ağı tüm dünyayı içine almış durumda. Müşterileri de İran, Suriye, Kuzey Kore ve Küba gibi haydut devletler." ifadelerine yer verdi.  1 Aralık 2018'de ABD hükümetinin talebi üzerine, Huawei'nin CFO'su ve kurucusunun kızı olan Meng Wanzhou, İran yaptırım ihlallerine ilişkin bankaları dolandırmak için bir komploya katıldığı iddiasıyla Kanada'da tutuklandı, çünkü Huawei 5G teknolojilerini İranlılara satmaya çalışıyordu.

Aslında İran - Irancell ve Ericsson arasında ortak bir operasyon ile  2017 yılının Eylül ayında 5G teknolojisini denemeye başlamıştı. “Irancell, Ericsson Test 5G Systems” (2017) başlıklı makalede,teknoloji 2020'ye kadar mevcut olacak ve bir yıl sonra küresel olarak erişilebilir olacaktı. Irancell merkezindeki etkinlik sırasında şirketin CEO'su Alireza Dezfouli, Uluslararası operatörlere ayak uydurmayı amaçlıyoruz. İran bir daha geride bırakılmayacak. Çin ile işbirliği konusunda sorgusuz sualsiz işbirliği yapılacaktı.

  • Yalnızca İran mı?

Tabii ki değil. Huawei’nin kendi web sitesinden aldığım bilgilere göre,  dünyanın ilk çift modlu 5G akıllı telefonunu piyasaya sürdü, Avrupa’ya ilk olarak Mayıs ayında İsviçre'ye giriş yaparak sağladı.  Ve nihayet   Haziran (2019)  ayında Çin'in 5G ağına erişen ilk lisansı aldı. Eylül ayında ise Huawei en son amiral gemisi olan Kirin 990 serisini de tanıttı. Anlaşılan Almanya’da faşizmi  yaratan güçler, bu seferde Çin’de yarattıkları komünizmle karşı karşıya kalmıştı. Çin pazarı, 2019’daki 5G akıllı telefon satışlarının yarısını oluşturdu!  Ama 2020 yılında dünyada faaliyete geçmesi beklenen 5G’ye karşı en büyük muhalefet ABD’de yükseliyordu. ABD 5G ile Çin’in neler yapacağını görmüştü. Sağlık cephesinde ise başta beyinsel fonksiyonlar olmak üzere  solunum yetmezliği, kanser ve grip gibi daha nice  semptomlara neden olacağını tartışılıyordu. Acaba 5G’nin hızı vücudumuzda varlığı bilinen virüslerin dizilimi ile yapısını da değiştirir miydi? Konuyla ilgili  araştırma yaptığını bildiğim  kişiler, 5G nin yaydığı radyasyon ve milimetrik dalgalar ile  insanın özellikle zayıflayan organlarına hemen etki edeceğini söylediler.

O zaman bilim adamları için, dünyada ki panik ve korku havası dağıldıktan sonra, 4 Mart 2020 tarihinde okuduğum,  “Çin, 5G ve Wuhan Koronavirus: İmparatorun Yeni Virüsü” başlıklı  yazı araştırma konuları arasına girecek. İlgili araştırma yazısı, “- Koronavirus ve 5G arasında bir bağlantı olabilir mi?”  sorusu ile başlıyor ve bu sorunun yanıtı  88 dipnot vererek  açıklamaya çalışılıyordu. İlk şüphesi de  Wuhan’da birkaç cep telefonu kulesine  yakın bir yerde yaşayan bir kişinin,  bağışıklık sisteminin çökmesi ile nasıl hasta olduğuna tanıklık edilmesi vardı. Bunun üzerine kaygı da başlıyor. Çin ile dünyanın geri kalanı koronavirüse  neden olan şeyleri, acaba yanlış taşın altında mı arıyordu?  Teyit edilmeyen bir bilgiye göre Çin ve G. Kore 5G kullanıcılarına zarar vermemesi için ağ bağlantılarından yayılan milimetrik dalga hızını aşağı çekmişlerdi. Koronavirüse karşı kısa sürede başarı sağlamalarının nedeni de buydu. Çin’de şu anda, 10.000 yeni kurulmuş 5G anteni ile şehrin her yerinde var.  Wuhan muhtemelen gezegendeki en 5G elektrolitik şehirlerden biridir. Çin yönetimim, Çin’de yaşanan  hava kirliliğini önemsemediği gibi uzunca zamandır  bilim adamları, araştırmacılar, doktorlar ve aktivistlerin uyarısına rağmen  kablosuz radyasyon ve elektromanyetik alanların yarattığı tehlikeleri de hiç umursamıyor ve belki de nüfus yoğunluğundan dolayı tedbir de almıyordu.  Konuyla ilgili yapılan deneyler zaten 4G uygulamaları ile başlamıştı. 5G’nin de  radyasyon ve elektromanyetik alanların, insanlarda sağlık sorunlarını tetikleyeceği ve  biyolojik sistemi de değiştireceği bilgisine ulaşmak için bilim adamı olmak gerekmiyordu.

Şimdi ise karşımızda, “Uzak kumanda ile her şey yapılabileceği” gerçeği de vardı.  O zaman daha fazla geç kalmadan, toplumlarda hasarı daha fazla büyütmeden, insan ve doğaya vereceği zarara çözüm bulmadan, yeni 5G gibi teknolojileri insanlar üzerinde  uygulamaktan vazgeçmelidir.  Yarınlar belki bu sorunları çözmek çok geç ve zor olacak.

Konuyla ilgi olarak,  “5G adlı kitabı” da yazan Washington Üniversitesi Biyokimya ve Temel Tıp Bilimleri Pro. Martin Pall, “Tek bir biyolojik güvenlik testi olmadan on milyonlarca 5G anten koymak, herkesin dünya tarihinde sahip olduğu en aptalca fikir.” olduğunu söylemesi de yazdıklarımız ile aynı paraleldeydi.

Profesörü Martin Pall  5G’nin  AB, ABD ve Uluslararası Sağlık için büyük risk!  Taşıdığını ifade ederek  yazdığı kitabında  5G teknolojisi  ile ilgili özetle;

1. Beyinlerimiz de dahil olmak üzere sinir sistemlerimizde saldırı olacağı ve

nörolojik / nöropsikiyatrik etkiler ve muhtemelen diğer birçok etki.

2. Endokrin (hormonal) sistemlerimize saldırı. Bu bağlamda, bizi sinir sistemimiz olan tek hücreli canlılardan işlevsel olarak farklı kılar endokrin sistemlerimiz - basit bir planaria solucanı bile her ikisine de ihtiyaç duyar. Böylece bu iki düzenleyici sistemin bozulmasının sonuçları çok büyüktür.

3. Tüm kronik hastalıklarda,  merkezi rolleri olan oksidatif stres ve serbest radikal hasarı üretmek.

4. Hücrelerimizin DNA'sına saldırı, hücresel olarak tek iplik ve çift iplik kopması üretecek.  Hücresel DNA'mızdaki DNA ve oksitlenmiş bazlar. Bunlar da kanser üretir ve ayrıca gelecek nesillerde mutasyonlar üreten mikrop hücre hücrelerindeki mutasyonlar.

5. Yüksek seviyelerde apoptoz (programlanmış hücre ölümü), özellikle olaylar nörodejeneratif hastalıklara ve kısırlığa neden olmada önemlidir.

6. Düşük erkek ve dişi doğurganlık, düşük seks hormonları, düşük libido ve artan seviyeleri spontan düşük ve daha önce belirtildiği gibi, sperm hücrelerinde DNA'ya saldırı.

7. Aşırı hücre içi kalsiyum [Ca2 +]  ve aşırı kalsiyum sinyali üretir.

8. Kansere neden olmak için vücudumuzdaki hücrelere saldırı.

Ayrıca Dr. Martin Pall, EMF'lerin voltajlı kalsiyum kanallarını (VGCC) açarak biyolojik zarara neden olduğu ve içeride aşırı kalsiyum iyonları akışına izin verdiği gibi benzer gerekçelerden dolayı 5G'nin piyasaya çıkmasının dünya nüfusu üzerinde büyük zararlı etkileri olacağı konusunda uyardı. Bu uyarılar bugün TV’ler çıkan uzmanlar tarafından daha önce tartışılmadığı gibi, bugün de ya görmezlikten geliniyor ya da önlerine konulan tartışma konusu olmadığı için konuşmuyorlar. Belki de dünya 5G konusunda kitap yazan ve bu konuda geniş araştırmaları olan Prof. Martin Pall’in yazdıklarını, https://peaceinspace.blogs.com/files/5g-emf-hazards--dr-martin-l.-pall--eu-emf2018-6-11us3.pdf  buradan takip edebilirsiniz.

Açmış olduğum davaya delil olacak bu gelişmeler,  Prof. Martin Pall’in  ile 5G konusunda ki bilimsel diğer kaygılar  Huwai’nin  umurunda değildir. Huwai  5G yarışında mutlak liderlik etmek için çok acele ediyordu. Öyle ki Çin  2019'un sonuna kadar ülke genelinde 130.000 5G anteni kurarken, sadece Wuhan'da en az 10.000 anteni olacaktı. Zaten Hubei eyaleti  İletişim İdaresi Başkanı Song Qizhu, başkent  Wuhan City'de  2019 yılı sonunda 10.000 5G baz istasyonu olacağını da açıklamıştı. Karşılaştırmak gerekirse, ABD'de şu anda tüm ülkede yalnızca yaklaşık 10.000 5G anten bulunmaktadır. İşte bu şartlarda Çin'in başkenti Pekin'de  31 Ekim 2019 tarihinde, yalnızca  Çinli büyük telekom operatörleri Expo China 2019'un açılış töreni sırasında, ticari 5G uygulamalarını başlattığını duyurdu. Artık sırada 5G teknolojisinin insanlar üzerinde ki etkisinin test edilmesine gelmiştir. Dünyadaki tüm tüketicileri endişelendirecek olan,  Çin'in 2019 Kasım ayından bu yana hastanelerine 5G sistemleri kurmasıdır. Burada da projeyi yürüten Huawei’dir. Ama ne büyük tesadüf ki  Wuhan’da yeni koronavirüs hastanelerine, Volcan Dağ Hastanesi ve Thunder Mountain Hastanesi sadece bir haftadan kısa bir süre içinde inşa edildiği söylendi ve  bilinen bu iki hastane için de  5G sistemleri kuruldu. Acaba hastahane gibi hassas yerlere 5G sistemi kurulmadan önce güvenirlik konusunda  hangi bilgiler vardı. Veya reçete ile satılan ilaçlarda olduğu gibi,  5G’nin yan etkileri olacak belirtileri nelerdi? Tabii ki bunların hiçbirisi ortada yoktu!.. Burada Huawei’nin çabukluğuna atıfta bulunulan iki de ironik bir şekilde makale yazıldı. 

  1. “Huawei, Coronavirüs ile savaşmak için Çin Hastanesine 5G kuruyor.”
  2. “Huawei, Wuhan Hastanesi'nde 5G üretiyor.”

ABD’den önce Çin hükümeti 5G'yi ulusal bir öncelik haline getirdi, bürokrasiyi temizledi ve maliyetleri düşürdü, böylece üç kablosuz sağlayıcı yeni teknolojiyi mümkün olduğunca hızlı bir şekilde tanıttı. Bunu ulusal bir öncelik haline getirerek bu girişimi Komünist Partisi’nin yeteneği olarak gösterdi. 900 milyon cep telefonu abonesi ile  dünyanın ve Çin’in en büyük telekomünikasyon şirketi olan China Mobile, bu yıl 50'den fazla şehirde 5G hizmeti sunabileceğini söyledi.

Çin'in 2019 yılını 130.000 ile sonlandıracağını,  Güney Kore'nin 75.000 ile ikinci sırada olacağını ve ardından 10.000 ile ABD olacağını tahmin edildi.  Merkezi ABD de olan Piper Jaffray şirketi,  2020 yılında dünya çapında piyasaya sürülmesi beklenen 600.000 5G baz istasyonunun yarısının Çin'de olacağını açıkladı.  Bu da Çin'in birçok şehrinin radyasyon ile örtülmesi demekti. Deneme aşaması veya uygulama aşaması olan 5G'nin piyasaya sürülmesi, dünyanın çoğu büyük gelişmiş ülkesinde şimdiden başladı ve geri kalanların büyük bir kısmı ilk kez çıkışına hazırlanıyor. Avrupa Komisyonu, her üye ülkeden, AB'nin 5G Dijital Tek Pazar için Eylem Planının bir parçası olarak 2020 yılına kadar bir şehri 5G'ye hazır olmasını seçmesini istedi. 2020'ye kadar 5G'yi, “Dijital Tek Pazar için 5G Eylem Planı” altında hazırladı.Belçika, 5G'nin getireceği daha yüksek radyasyon seviyeleri nedeniyle  ve  deneme aşaması bile radyasyon standartlarının çok üzerinde olduğundan reddetti. İsviçre hem deneme  hem de uygulamalara başladı. Eğer sağlık etkileriyle ilgili şikayet olursa  durduracağına ilişkin söz verdi.  Ancak İsviçre’de 3 Nisan 2020 tarihinde  son 24 saatte açıklanan verilere göre  koronavirus enfeksiyonu kapılmış kişi sayısı 1128 artarak 18.276’ya çıktığı ve hayatını kaybedenlerin sayısı ise 432’ye yükseldiğini açıklandı.

Her yerde ortaya çıkan yeni 5G ve 4G LTE-Advanced küçük hücreli radyo ve antenlerden alçak ve orta bantlarda iletilen hücre sinyallerinin modülasyonu, muhtemelen bu antenlerin yakınında yaşayan ve daha önce yaşanmamış sağlık semptomlarının başlangıcını bildiren insanlar çoğunluğunu oluşturmaktadır.

  • 5G  neden  tehlikeli olacak?

1-Kesintisiz ve hızlı veri akışından dolayı planlanan olağanüstü yüksek anten sayısı.

2-Penetrasyon sağlamak için kullanılacak çok yüksek enerji çıkışları.Penetrasyon genellikle tıpta virüs olarak kullanılır. Virüsün vücuda girme stratejisinin ikinci adımıdır; yani virüs öncelikle bir konak canlı bulur ve ona yapışır. ikinci adım olarak da penetrasyon aşaması gerçekleşir. Penetrasyon: bir şekilde vürusun hücre içine girmesi demektir.

3-Olağanüstü yüksek titreşim seviyeleri.
4-Muhtemelen voltaj sensörü yüklü grupları da dahil olmak üzere, yüklü gruplarda 5G frekansının görünür üst düzey etkileşimler. İnsan üremesini azaltacağı, kolektif beyni düşüklüğü, çok erken alzheimer başlangıcı, insan gen havuzunun bozulması ve kalp durmalarında büyük artışlara neden olacaktı.

Kısa sürede yapılan ve belgelenmiş gözlemlerde,  İngiltere 5G ambulans servis intiharları, Hollanda'daki sığırlarda panik, Almanya'daki sığır ve koyunlarda agresif davranış , Almanya ve Fransa'da doğum kusuru, Rotterdam yakınlarındaki bir parkta yapılan 5G testinin üç günü boyunca ani kalp durması nedeniyle ve yüzlerce kuşun gökyüzünden düşmesi ile Güney Kore'deki böcek ölümü ve yangın artışları vardı.

O zaman,  - 5G radyasyonu ile koronavirüs vakalarında aynı belirtiler mi var? Bu sorunun yanıtı Prof.  Martin Pall’ın  25 Şubat 2020 tarihli makalesinde vardı. https://fourfoldhealing.com/blogs/news/massive-predicted-effects-of-5g?mc_cid=8c817edfbb&mc_eid=e08ab2e1e6 Martin Pall’a göre 5G’de bilgiyi taşıyan titreşimler olduğu için, saniyede çok miktarda bilgi taşımak için çok yüksek darbeli olacak şekilde tasarlanmıştı. Güvenlik yönergelerinin biyolojik etkileri ve dolayısıyla güvenliği öngörememesi, bunların güvenlik yönergesi olmadığı anlamına geliyordu. Sonuç olarak, bu güvenlik yönergelerine dayanan trilyon euro cirolu telekomünikasyon endüstrisi tarafından yapılan herhangi bir güvenlik iddiası da hilelidir. Bu nedenlerden dolayı da  5G teknolojisinin şimdilik  endüstri iddiaları, diğer birçok alanda olduğu gibi yanlıştır.

Onun içindir ki,  Wuhan  hem 5G’nin hem de korkunç koronavirüs salgınının merkezi olması ile bu iki olay arasındaki olası bağlantı ilk olarak 31 Ekim 2019 tarihli bir makalede tartışıldı: “Wuhan, şimdi ölümcül virüsün merkezi olan 5G'nin uygulandığı eyaletti”  https://5g-emf.com/wuhan-was-the-province-where-5g-was-rolled-out-now-the-center-of-deadly-virus/ Tüm bulgular ışığında,  koronavirüs salgınının hızlı temposu, en azından 5G hızı gibi geliştiğini gösteriyordu. 5G antenlerinin sayısı arttıkça milimetrik dalgaların şiddetli hızı  direkt olarak insanların zayıflayan organlarına yönelmesi tespit edilirken, 5G kısa elektromanyetik dalgalar eşliğine radyasyonu da yanına alarak bağışıklık sistemini zayıflatıyordu. Endişenin ana kaynağı da buydu. Çin hükümetinin yanı sıra dünyadaki diğer hükümetler, 5G'nin olası sağlık etkilerini ciddi bir şekilde araştırması ve 5G teknolojisinin erken sunumuna bir son vermesi gerekiyordu. 5G’den 10 kat daha zayıf olan 5G’nin yaydığı radyasyon ile ilgili 2015 yılında 41 ülkeden 215 bilim insanı, Birleşmiş Milletler ve Dünya Sağlık Örgütü'ne ilettiği tehlike aşağıda belirtildiği gibidir.

  • Kalp ritmi bozukluğu
  • Bozulan gen ekspresyonu
  • Bozulan metabolizma
  • Bozulan kök hücre gelişimi
  • Kanserler
  • Kalp ve damar hastalıkları
  • Kognitif bozukluk
  • DNA hasarı
  • Genel esenlik üzerindeki etkiler
  • Artan serbest radikaller
  • Öğrenme ve hafıza defisitleri
  • Bozulmuş sperm fonksiyonu ve kalitesi
  • Düşükler
  • Nörolojik hasar
  • Obezite ve diyabet
  • Oksidatif stres

Şimdi bu tehlikeler 10 kat daha hızla insan sağlığının tehdit ederek üzerine geliyor. Çarpışmayı kıyaslayacak olursak, 10 km hızla giden bir araç ile 100 km hızla giden  bir aracın insana çarpası gibidir. En iyisi evden çıkmayın. Çünkü 5G’nin milimetrik dalgaları duvar ve pencereden geçemediği için iç mekanlardaki  kapsama alanı sınırlıdır. 5G teknolojisine insani boyuttan bakıldığında, belki de 5G teknolojisi ile insan ömrü uzayacak, salgın ve diğer kronik hastalıklara çözüm bulunacaktı. Teknoloji de dördüncü sanayi devrimi olarak görülen 5G teknolojisi  kısacası telefondan, buzdolabına, ulaşımdan, uzay teknolojisine kadar  günlük hayatta kullandığımız bütün araç ve gereçleri A-Z ye değiştirecekti.  5G ile özetle her şey 10 katına çıkacaktı. Örnek 100 km hızla giderken, 1000 km hızla gidilecek, hatta vericilerden bu hızı daha da artırmak olanak dahilinde olacak. Ve böylelikle gelecek olan yıllara damgasını vurarak 5G’yi 6G ve 7G izleyecek. Hayatımıza ölçüm birimi olarak, bir metrenin milyarda biri veya milimetrenin milyonda biri olan nanometre (NM) girecek.

Dördüncü sanayi devrimi olarak görülen 5G’nin etkileri ile ilgili hemen akla gelenler;

  1. Uzaktan üretim.
  2. Uzaktan üretim koordinasyonu.
  3.  5G ağları üzerinde cihazlar kullanmak. 
  4. Yüksek bant genişliği ve holografik (Uzay) iletişimi.
  5. Büyük ölçekli uzaktan izleme.
  6. Anında yanıt verme ile kontrol.
  7. Kilitleri etkinleştirme.
  8. Yüksek erişim kapasitesi 1000 katına çıkacak.
  9. En az 10 yıl pil ömrüne sahip sensör cihazlar.

Şuanda ki  savaşta Çin Huawei ile 5G teknolojilerini geliştirirken, ABD’nin bu yolda önüne koyduğu,  Google  ve Android gibi hizmet ambargolarını  aşarak tek başına yürümek hedefleri arasındadır. Şimdiden sanal asistanı da devrededir.  Microsoft Cortana, Google Assistant, Apple Siri, ve Amazon Alexa karşısında 5G donanımlı,  “Huawei Celia”  vardır.

Diğer tarafta, 5G sürümlü Huawei P40 kullanıcılarındaki en büyük endişe, ABD ambargosuna takılan Facebook, Messenger, Twitter, Uber, Spotify veya Netflix  uygulamalarını indirme ile Google Play, YouTube, Google Haritalar, Gmail veya Google Play'in eksikliğidir. Bu da  sayısız uygulamaların Huawei  P40'ta kullanılamayacağı anlamına geliyor. Ancak Huawei P40, en popüler Android uygulamalarında olduğu gibi  kendi AppGallery'sini sunuyor. Böylelikle Huawei yakın zamanda daha çok seçeneği, 5G hızı ile geliştiriciye sunduğu takdirde, Google alışkanlığının da zayıflayacağı gerçeği ortaya çıkıyor. Dolayısı ile hedef de artık Google’de var. Ama şimdilik 25-26 Mart 2020 tarihinde piyasaya sürülerek tanıtımı yapılan  5G’li Huawei P40 ‘da diğer telefonlar ile bir çok üstünlükleri var. Ama  Google ve diğer uygulamaların hiçbirisi yok!.. Çin’in sanayideki dördüncü teknolojik devrimi şimdilik büyük bir engelle karşı karşıya. Ya ABD’nin sırtını yere getirecek ya da hızla büyüyen sanayisi bir anda iflasını eşiğine gelecek. Bu çerçevede inanın insan sağlığı, insanlar üzerinde ki ölüm korkusu verdikleri savaş yanında hiçbir önem arz etmiyor. Çünkü ABD cephesi 5G teknolojisini ve Huawei P40 ile de cep telefonu piyasasını da Çin’e kaptırmak istemiyor. Belki onu için Beyaz Saray konuyu ulusal güvenlik boyutuna kadar indirdi ve öyle de görüyor. Bu savaş ABD ile Çin arasında ve aynı zamanda küresel güçlerin var olma savaşı. Tabii ki her türden savaş araç ve gereçleri kullanılacak!.. Anlaşma veya paylaşım  sağlanıncaya kadar da koronavirüs gibi belki daha nice  virüsler ile karşı karşıya kalacağız.  Davaya konu olan bilgiler, davalı Huwai’nin, https://consumer.huawei.com/tr/phones/p40-lite/ uzuntılı web sitesinde de vardır. Dünya 5G teknolojisi ile bir sanayi devriminin eşiğine geldi. Pazarın büyüklüğü ise uzmanlar tarafından, 5G teknolojisi insan hayatına elektriğin girmesi gibi bir dönüşüm evresi olarak görülüyor. Önceki G’ler çöp ve 5G’ye hükmeden teknolojik yarışta öncü ve 3 adım da önde olacaktı. Başta ABD ile Çin bu savaşta öncü olmak ve kontrolü elinde bulundurmak gayretindeydi.  5G her ikisi için de var oluş savaşıydı. İnsanları ilgilendiren ise yalnızca sağlık ve yaşam bulduğu doğanın korunmasıdır. Ama bu savaş dünyadaki bütün insanları ölümle tehdit ederek ilerlemek isterken, insanlık adete rehin alınmış durumdadır.

SONUÇ ve İSTEM  ; Açtığım dava Türkiye Cumhuriyet Tüketiciyi Koruma Kanuna göre, Microsoft ile Huawei Technologies Co., Ltd.'nin kurucusu ve CEO'su  olan Ren Zhengfei’nin 5G teknolojisine konu olan tüm ürünlerin,  5G verici antenlerindeki  hızdan dolayı milimetrik dalgaların insan sağlığına olumsuz ve diğer etkiler ile birlikte, kanunun amacına ilişkin MADDE 1- (1) de belirtildiği üzere, “…kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları” kapsamındadır.  

Onun için;

1-Adı geçen şirketlerin Türkiye temsilcilerinin, insan sağlığını hiç sayarak,  teknolojik buluşları piyasaya sürmek ve olası yan etkilerini gizlemek, dünyayı bir savaş ortamına getirmek suçu ile

  1. 5G yayınlarının durdurulmasına, 
  2. 5G ile çalışan tüm araç ve gereçlerin, insan sağlığına verdiği zararlardan dolayı toplatılmasına,

2- Davalı şirketlerin 5G teknolojisini kapsamındaki ürünlerin tüketici üzerindeki etkiye neden olacak olan her türden reklamlarına, Tüketici Kanunun  Reklam Kurulu MADDE 63- (1)  göre, şirketlerin gerekli tedbirleri alınıncaya kadar, “Ticari reklamlarda uyulması gereken ilkeleri belirleme ve haksız ticari uygulamalara karşı tüketiciyi korumaya yönelik düzenlemeler” kapsamında durdurulması ve aynı kanun kapsamında, “gerektiğinde denetim yapma, inceleme ve denetim sonucuna göre durdurma” kararı verilmesini arz ederim.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.