Öne Çıkanlar Antonio Guterres mRNA Kazım Mirşan 19 Mayıs Üniversitesi Pepsi

İNCİRLİK ÜSSÜ TÜRKİYENİN KANAYAN YARASI

(2’inci bölüm)

İncirlik üssünde görev yapan Amerikalılar Türkiye içinde birçok suça karıştılar. Ancak ceza almadılar. İnanılır gibi değildir ancak suç işleyenlere mükafat bile verildiği olmuştur. Örneğin; 5 Kasım 1959’da Amerikalı Albay Allan Morrison, Çankaya’da bir gece kulübünde içki içip eğlendikten sonra yolda yürüyen 11 askerimize arabası ile çarparak birinin ölümüne diğerlerinin ise yaralanmalarına neden olmuştu. Tutuklanan Albay için bilgi istendiğinde, Albayın olay sırasında görev başında olduğuna dair resmî belge hazırlandı. Mahkemeye verildi. Mahkeme hemen inceleme yaptı ve daha kazanın üzerinden 24 saat geçmeden sanığı Amerikan makamlarına teslim etti. Morrison Albay aynı gün serbest bırakıldı. Dışarıda sırıtarak basına demeçler verdi. Öyle ya sıradan bir Türk vatandaşı tutuklansa ancak mahkeme karşısına üç ayda çıkabilirdi. Konu Amerika ve onun sözde işgal komutanı olunca işler değişirdi. Onun için özel mahkeme kurulmuştu.

Olay Türk basınında büyük bir tepkiyle karşılandı. Morrison Albay halkın onu tanımasından dolayı sokağa çıkamaz oldu. Amerika’ya yollandı. Komutanları Albayın olay nedeniyle sinirlerinin bozulduğuna hükmederek askeri bir adada üç aylık tatile yolladı.

Yeni Gün gazetesi davalara ilişkin haberinde, Türkiye NATO’ya girdiğinden beri Amerikalı personelinin işlediği suçların sayısının 320’yi bulduğunu ve Amerikalıların 30 Türk’ün ölümüne yol açtığı yazmaktaydı. Aynı haberde işlenen suçların Amerikan makamlarınca suç olarak görülmediği, bu suçlara karışanların çoğunun 30-40 dolar ödeyerek kurtulduğu vurgulanarak isyan ediliyordu. (Dikkatinizi çekerim yıl 1959 ve 30 Türkü öldürdüler, yüzlerce insanımızı sakat bıraktılar. Bir tanesi bile ceza almadı. En uzun yatanı askerimizin katili Albay Morrison 15 saat yatmıştır)

Böyle pek çok olaydan biri Çavuş Frank R. Bolton’un karıştığı trafik kazasıydı. Çavuş Bolton 11 Mayıs 1956’da askerî cip ile Eskişehir’den Ankara’ya giderken beş çocuğa çarparak, olay yerinden kaçmaya çalışmış ve çocuklardan üçünün ölümüne neden olmuştu. Bolton olay yerinden hızla kaçıp Amerikan tesislerine sığınacakken ölen çocuklardan birisinin babası Bolton’u yakaladı. Halk galeyana gelmiş Bolton’u linç edecekken araya jandarma girdi ve Çvş. Bolton’u savcılığa teslim etti. Hemen devreye Amerikalılar girdi. Savcılığa Bolton’un görev belgesini sundu. Ve Savcılık Bolton’u serbest bıraktı. İlginç olan Türk makamlarının görev belgesinin doğruluğunu inceleme veya buna itiraz etme hakkının olmamasıydı. Olayı yaşayan ve emekli olan bir savcı durumun vahametini ortaya koyuyor. Türkiye’nin Amerikalılar karşında acizliğini vurguluyordu. Türkiye’de 3 çocuğumuzun ölümü, ikisinin ömür boyu sakat kalacak kadar ağır yaralanması karşısında gerek toplumda gerekse TBMM de karışıklıklar çıkmasına, tartışmaların büyümesine neden oldu. Baktılar olay büyüyor Amerikalılar, Bolton’un askeri mahkemede hâkim karşısına çıkacağını açıkladılar. Mahkeme Bolton’u suçlu gördü. Ona ölü ve yaralılara ödenmek üzere 6 ay boyunca ayda 100 dolar ödeme cezası verdi. Ancak bu cezada, USAF Adli İnceleme Kurulu’nun delil yetersizliği nedeniyle suçlamaları düşürmesi üzerine uygulanmadı.

Günümüze gelindiğinde buna benzer binlerce konu var. Konu detaylı ve uzundur. Ancak Ülkemizde bulunan Amerikalılar işgal ettikleri Irak, Afganistan gibi ülkelerde olan olaylarda benzer göstermelik yargılama yaparlar. Ülkemizin durumu budur.

SÜLEYMAN DEMİREL İTİRAF EDİYOR

İncirlik üssü kurtarılmış bölgedir. Özerkliğini ilan etmiştir. Amerikalılar bizim Türkiye ile anlaşmamız var. Şartlar böyle diyorlar. Amerikalılarla kim anlaşmıştır. Gizlidir. Şaka gibi. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, yaptığı bir açıklamada içinde bulunulan durumu, Cüneyt Arcayürek’e şu sözlerle izah ediyordu; “Bir de baktık ki, Amerika ile yapılan gizli anlaşmaların tümünü kapsayan bir dosyamız yok. Küçük rütbeli bir subayın, yüzbaşı düzeyinde bir Amerikalının imzaladığı anlaşmalardan tutunda, Türkiye’nin ABD’ye neler verdiğini içeren önemli anlaşmaların hiçbirinin metni elimizde değil’’

Bırakın yazılı anlaşmaların bilinmeyenlerini, gizli tutulan sözlü anlaşmalar bile vardır. Ünlü dolandıcı Sülün Osman misalidir. Bu söylemime örnek, Emekli Orgeneral R.Tulga’nın 21 Ekim 1969 tarihinde Devrim gazetesine verdiği mülakatta şu çarpıcı açıklamayı yapmıştı; “Genelkurmay bir anlaşmaya dayanmadan kullanılan Sinop ve Yalova havaalanları için Amerikalılara çıkın buradan diyordu. Amerikalıların karşılığı ‘bize müsaadeyi hükümet verdi’ oluyordu. ‘Peki gösterin anlaşmayı’ denilince, Amerikalılar ‘anlaşma yok’ demekten başka çare bulamıyorlardı. Sürekli yalan söylüyorlar” Haydar Tunçkanat bu durumdaki olayların sayısını “100’ün üzerinde” olduğunu yazmaktadır. ‘H.Tunçkanat, Anlaşmaların içyüzü adlı kitabı S.143’

AÇIK PAZAR İNCİRLİK

Amerikalılar Adana İncirlik Üssünde gümrüksüz mallardan dolayı oluşan ekonomik kayıplara da neden olurlar. Adeta kaçakçılık üssüdür. Adana şehir merkezinde açılmış dükkanlarda bu durumda olan her türden malzeme bulursunuz. Bugünde durum aynıdır. Özellikle gümrüksüz olarak Amerikan mallarının satıldığı askerî mağazalara giriş kartlarda kurallara uymayan şekilde dağıtılmıştır. Türkiye önlem almaya çalışsa da yasağa karşın bu malların Türklere satılması sonucu yörede karaborsa oluşmuştur. (NARA, RG 59 General Records of the Department of State, Central Foreign Policy File)

İNCİRLİK TÜRKİYE’NİN İŞGAL BASAMAĞIDIR

Türkiye’deki üsler, dünyadaki diğer Amerikan üsleri gibi, ekonomik ve askeri değişimin önemli parçaları olmuşlardır. Her şeyden önce şunu unutmamak gerekir ki bir üssün etki sahası kapladığı alanın; varlık sebebi ise açıklanan gerekçenin çok ötesindedir. Bir ülkede bir Amerikan üssünün varlığı, Amerikan çıkarlarının o ülkede korunduğunun en önemli göstergesidir. Türkiye’nin karışılacağı bir felaket esnasında işgale uğrayacağı en önemli ayaktır. İncirlik Üssü’nün varlığı sadece bize değil tarihi bağlılık duyduğumuz komşu ülkelere terör, yıkım ve felaket getirmiştir. Amerikalıların keyfi davranışları heran istemimiz dışına bizi bir savaşa sokabilecek durumdadır.

İRAN, RUSYA, IRAK VE SURİYE İSTESELERDİ TÜRKİYE’Yİ VURURLARDI

NATO veya BM kararları olmadığı durumlarda da ABD’nin uluslararası hukuku çiğneyerek savaş açabileceğini ve İncirlik Üssü’nü kullanmak isteyebileceğini; Irak, Afganistan Lübnan Savaşı sürecinde yaşananlar ortaya koymuştur. İsteselerdi Saddam rejimi, Humeyni dönemindeki İran, Kruşçev döneminde Sovyetler birliği (U-2 uçağı meselesi) Suriye, İncirlik üssü yüzünden, incirlikten ülkelerine yapılmış saldırılardan dolayı bize savaş açabilirlerdi ve bu durum uluslararası hukukta zemininde sağlam gerekçe oluştururdu. Türkiye’de göreve gelen iktidarlar incirlik sorununu ortadan kaldıracaklarına maalesef halkın dikkatinden uzak anlaşmalar yapar. Bunlar zaman zaman gizli Wikileaks belgelerinde olduğu gibi bilgiler dışarı sızar. Bugün içinde durum aynıdır. Matt Kennardın 05 Ocak 2024 tarihli haberindeki iddialar dikkat çekicidir. ‘Declassıfıed uk’ sitesine bakılabilir.

MAHREM BİLGİLER ÜSSÜ İNCİRLİK

İncirlik aynı zamanda elektronik istihbaratının merkez üssüdür. Türkiye’nin her noktasını kilitleyebilecek mekanizmalara sahiptir. Tüm kurumları dinlenebilir. Konuyla ilgisi olmayanlara hayali gelebilir ancak bir apartmanın içindeki bir dairenin iletişimi dinlenir veya elektrik ve elektroniğini kesebilir. Bugün canlı yayında bile olsanız Chabat hakkında gizli bir haberi işliyorsanız anında yayın kesilebilir. Ve sebebi bulunamaz. O kadar çok örneği vardır ki. Hepsini bir araya getirdiğinizde yaşananların tesadüf olmadığı anlaşılır. Türkiye’nin içinde herhangi bir yerinde hareket halindeki elektronik bir aracı kilitleyebilirler. Bu teknoloji yeni değildir ve 2005 yılından itibaren uygulamadadır. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında FETÖ'cü Tuğgeneral Bekir Ercan Van'ın, İncirlik üssünde ABD'li generalin odasına sığınması ve kendisinden iltica başvurusunda bulunması, unutulmamalıdır. FETÖ ve Türkiye düşmanı her kişinin sığınak yeridir.

Sonuçta; ABD ile yapılan ikili anlaşmalar sonucunda Türkiye’nin uğradığı felaketler; Mahzuni Şerif'in ‘KATİL AMERİKA’ şarkısını belleklere kazımıştır. Türkiye’de Amerikalıların üs bölgeleri beka sorunudur. Türkiye İncirlik Üssüne el koymayı tartışmaya açmalıdır. Konu hakkında uzlaşı sağlanamazsa ABD’nin Türkiye’deki askeri üsleri kapatılmalıdır.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Ercüment 9 ay önce

Menderes mezarında hortla,Allah kabir rahatlığı vermesin.