VARAN 15

HEM SUÇLU, HEM GÜÇLÜ ROLÜ OYNAYAN ÜNAL ÜSTEL, DAVA TEHDİDİYLE YOLSUZLUKLARI TEŞHİR EDENLERİ SUSTURACAĞINI SANIYOR DAVA ETMEZSEN NAMERTSİN! HEMEN DAVA ET Kİ, SENİ MAHKEMEDE SORGULAYIM, ELİMDEKİ BELGE VE BİLGİLERİ AÇIKLAYIM, TANIKLARIM GELSİN ANLATSIN. MAL VARLIĞIN İÇİN ARAŞTIRMA İSTEYEBİLEYİM!

Yazan SABAHATTİN İSMAİL

Hasbelkader Başbakan olan Ünal Üstel, 13 belgeli yayından sonra dün bir açıklama yaparak tehditler savurdu

Yaptığım yayınlara tek tek yanıt verecek yerde, dava tehditleri savurdu.

Ona ilk yanıtım, dün yayınladığım VARAN 14 yazısı oldu.

Okumadıysanız okuyun, rezilliği görün!

Devletin en değerli arazilerinin yandaşlara nasıl peşkeş çekildiğini ve milyonlarca sterline nasıl satışa çıkarıldığını okuyun...

Üstel, açıklamasında "herkes gibi kendisine de dava açılabileceğini" belirtti.

Doğrudur, açılabilir, açılacaktır da...

Ama o makamdan inince...

O zaman göreceksin dünyanın kaç bucak olduğunu !

Sen o hak etmediğin makamda iken hangi polis seni soruşturabilir ki?

Hangi memur istenen bilgileri verebilir ki?

Bilgi ve belge veren memur aleyhine anında "belge sızdırmaktan" dava açmayacak mısın?

Sana bağlı Başbakanlık Denetleme Kurulu'nu Vakıflar İdaresi'ne gönderip "Sabahattin İsmail 'e bilgileri kim veriyor? " diye terör estiren sen değil misin,?

Bana bilgi sızdırıyor diye şüphelendiğin Vakıflar İdaresi müdürünü cezalandırmak için, eşini Başbakanlık Denetleme Kurulu'ndaki görevinden alan sen değil misin?

Kardeşin Ali Üstel'in istediği Çatalköy'deki milyonlarca sterlin değerindeki 5 dönümlük araziyi ona vermediği için eski müdürü görevden alan sen değil misin?

Karaoğlanoğlu Sanayi'deki Güney Garaj'ın sigorta dolandırıcılığından ve suç gelirini aklamaktan 7 yıl hapis cezası alan sahibi İsmail Güney'in sofrasında her hafta sonu birlikte yiyip içtiğiniz, juju'nun mahkemeye çıkarılmasını geciktirmek için işbirliği yaptığınız, sık sık görüştüğünüz, Başsavcı Sarper Altıncık mı çıkaracak seni mahkemeye?

Sahi Altıncık ailesinin talep ettiği Karşıyaka'daki denize sıfır arazi konusu ne oldu?

Kiralama işi bitti mi?

"30 milyon sterline satış görüşmeleri yapılıyormuş" diye bilgi geldi de, sorayım dedim!!

O kadar belgeli yayın yaptım.

Başsavcı Sarper Altıncık, niye bir tekini bile ihbar kabul edip polise soruşturma talimatı vermedi acaba?

Başsavcılık, Başbakanlığın hukuk danışmanı iken size dava açabilir mi?

O nedenle ucuz kahramanlığı bırak, sana şimdi kimse dava açamaz, ama oradan yakında ineceksin, işte o zaman davalar gelecek ve senin cesurluğunu da o zaman göreceğiz.

Tabii eğer Hüseyin Özgürgün gibi terki diyar eylemezsen!

YAZILAR MESNETSİZMİŞ!

Açıklamanda "aleyhinde mesnetsiz, karalamalar yapıldığını" da iddia ettin. Şimdiye dek, senle bağlantılı 14 dosya yayınladım.  Arkası da gelecek. Ama bir tekini bile inkar edemedin, bir tekine bile yanıt veremedin, " yalandır" diyemedin. Çünkü yazıların ekinde belgeler var, tanık anlatımları var, inkar edemezsin! Madem "karalama" diyorsun, bir daha sorayım o zaman, şunların hangisi karalama?

1- Kardeşin Ali Üstel, Vakıflar İdaresinden, Çatalköy'de ana yol üstünde milyonlarca sterlin değerindeki 5 dönüm araziyi istemedi mi?

Dilekçesini, özel avukatın, hukuk danışmanın, iş takipçin, kara kutun HAMZA RUSO götürmedi mi?

Müsteşarın Hüseyin Cahitoğlu Vakıflar İdaresi Genel Müdürü İbrahim Benter'e ahlaksız bir teklifte bulunmadı mı, odadan kovulmadı mı?

Geçmişte Ali Üstel'e Esentepe'de güya turistik yatırım için denize sıfır 110 dönüm arazi verilmedi mi? Ne oldu o turistik yatırım?

Bunlar mı yalan?

Hadi, "yalandır" deyiniz ve beni dava ediniz Mahkemede belgeyle, tanıkla, kayıtla kanıtlayalım.

2- Özel avukatın, iş takipçin, kara kutun Hamza Ruso'yu Vakıflar Bankası Yönetim Kurulu'na atamadın mı?

-Bu etik mi?

-Bu ayıp ve kuşku yaratıcı değil mi?

-Avukatlar ne zaman bankacı oldu da haberimiz yok?

-Ayni şekilde, hiçbir yasal dayanağı olmamasına karşın, onu Vakıflar İdaresi Yönetim Kuruluna da paraşütle indirmedin mi?

-Hamza Ruso, yasanın hangi maddesine göre her Yönetim kurulu toplantısına katılıyor ve nihai kararı o veriyor?

-Özel avukatın ve hukuk danışmanın Hamza Ruso, dolandırıcılık ve suç gelirini aklamaktan 7 yıl hapis cezası yiyen Güney Garaj sahibi, kankan İsmail Güney'in akraba ve çalışanları ile ortak olarak İON sigorta adlı bir sigorta şirketi kurmadı mı?

-Bunlar mı yalan?

-Hadi, "İsmail Güney'i tanımıyorum, yalan yazıyorsun" de, diyebilirsen....

3- Lapta gençlik kampında bekçi olan has adamın Sertan Traş'ın, aile şirketine denize sıfır 20 dönüm arazi vermediniz mi? Onlar da bu araziyi 3.5 milyon sterline satmaya çalışmıyor mı? Bu mu yalan? Hadi dava et yalansa!

4- Almanya'dan gelen ve çöpten elektrik üretecek bir tesis kuracak olan şirketten, 1.5 milyon dolar istenmedi mi?

-Hadi ver mahkemeye, rüşvet istenen canlı tanık gelsin, tüm detayı anlatsın...

5- 1 yılda bitecek Alsancak yolunun 3 yıldır tamamlanmadığı; 1 yılda bitecek Yeni Girne Hastanesinin ise 5 yıldır bitmediği, ama gözden olan müteahhit HÜSEYİN TÜFEKÇİ'YE 4-5 kat fazla ödeme yapıldığı mı yalan?

Yol ve hastahane 1 yılda bitti de ben mi yakan yazıyorum?

Sorarım sana, bunların hangisi yalan ki "aleyhine mesnetsiz karalamalar yapıldığını ve dava açacağını" söylüyorsun?

Hadi aç davayı yüreğin varsa!

BELGESİZ YAYIN YOK

Yayınladığım 14 yazının altına mutlaka belge koydum.

Bir teki için bile "uydurmadır, sahtedir" diyemediğin halde, hangi yüzle karalama yapıldığını iddia ediyorsun?

Açıklamanda devamla sana "itibar suikasti yapıldığını" iddia ediyorsun..

İtibar suikastini, bu ülkenin Başbakanlık makamına yapan sensin!

- Atadığın MİK müdürü rüşvetten tutuklanınca itibarın mı kalır?

- Sahte diplomadan yargılanan Juju adlı bayanı Girne İlçe Kadın Kolları başkanı yaparsan, onu devlet işlerine karıştırırsan, gölge Başbakan haline getirirsen, kendi itibarını yok etmiş olmaz mısın?

- Müsteşarını ve özel avukatını kullanarak kardeşine, Milyonlarca sterlin değerinde bir Vakıf arazisini verdirmeye çalışırsan itibarın kalır mı?

- Sigorta dolandırıcılığı ile suç gelirini aklamaktan 7 yıl hapis cezası alan birinin garajında, onun cebinden her hafta yeme içme partisi yaparsan, itibardan söz etmeye yüzün mü kalır?

- Bekçilik yapan bir adamına denize sıfır 20 dönüm arazi verip 3.5 milyon sterline satmak için yollara düşmesini sağlarsan itibarın kalır mı?

- Hiçbir işi zamanında bitirmeyen müteahhit TÜFEKÇİ'YE iş verip 1 yılda bitecek Alsancak yolunu 3 yılda, yeni Girne Hastahanesini 5 yılda bitirmesini bile sağlamazsan, üstelik 3 kat fazla ödeme yaparsan itibarın mı kalır,?

HODRİ MEYDAN!

Açıklamanda, " Birileri söz söyleme özgürlüğünü hakaret ve yalan üretme özgürlüğüne çevirmişse, her yurttaş gibi hakkımı aramaktan da çekinmem.... onurlu ismimizi kimselere ezdirmeyiz." diyorsun

Ben de sana HODRİ MEYDAN diyorum. Hadi yazdığım bu konularda dava aç, açmazsan namertsin.

Bize bu fırsatı ver ki gelip mahkemede elimizdeki belgeleri, kayıtları, tanıkları ortaya koyalım.

Seni kutuda sorguya çekelim...

Bakalım kim yalan söylüyor, kim bulunduğu makamı şahsi çıkarları için kullanıp makamın itibarını yok ediyor, herkes görsün...

ŞEFFAF OL, MAL VARLIĞINI AÇIKLA

"Çocuklarının abartılı mal varlıklarının sanki sana aitmiş gibi sunulmakta" olduğundan da şikayet ediyorsun...

Doğrudur, bu ülkede herkes, çocuklarının ve senin abartılı mal varlığın olduğunu sokakta, pazarda, kahvehanede, tarlada, ofiste ve her yerde konuşuyor.

Niye bu denli yaygın bu konuşmalar?

Çünkü herkes, çocuklarının, senin, eşinin kardeşinin ve juju'nun bugüne dek hiçbir ciddi gelir getirici iş yapmamanıza karşın, çok büyük bir mülk sahipliğine ulaştığınızı konuşuyor...

Halk, sahip olduğunuz gelire uygun vergi ödeyip ödemediğinizi, 20 dükkanın kira stopajını yatırıp yatırmadığınızı da merak ediyor ..

Halk, kaynağı belirsiz korkunç bir servete sahip olduğunuzu ve bunca servetin sadece 250-300 bin TL tutarındaki milletvekili maaşı ile elde edilemeyeceğini de sorguluyor?

Bu sorgulama suç mu?

Hayır, "bunlar doğru değil" diyorsan, şeffaf ol ve Turizm Bakanlığından bu yana geçen son 15 yılda elde ettiğin servet ile kaynağını korkusuzca açıkla!

SORUYOR VE YANIT BEKLİYORUM

- Son 15 yılda KKTC, Türkiye, Dubai, İngiltere ve Azerbaycan’da kaç dükkan, kaç villa, kaç daire, kaç dönüm arazi aldınız? Kaç araba galeriniz, rent a car şirketiniz vb. iş yeriniz vardır?

Bunların toplam naddi değeri nedir?

Bunların sahibi olmak için toplam kaç para ödediniz?

Bu paranın kaynağı nedir?

- Son 15 yılda KKTC, Türkiye, Dubai ve İngiltere'de kaç banka hesabı açtınız, bu hesaplardaki para ve değerli maden miktarı nedir?

- Sizin, eşinizin ve çocuklarınızın sahibi olduğu motorlu araçlar nelerdir ve kaç paraya alınmıştır?

Mesela eşinizin daha geçtiğimiz günlerde 320 bin euro değerinde Mersedes cip Maybach aldığı konuşuluyor. Bu doğru mu?Doğru ise bir villa alınabilecek bu paranın kaynağı nedir?

Ve, son bir soru:

- Başbakan olmanızdan bu yana geçen 3 yıl içinde, kaç kez yurt dışına gittiniz? Hangi ülkelere, hangi amaçlarla ve kimlerle gittiniz?

- Sahip olduğunuz tüm mal varlığını ve değerli madenleri Meclisteki mal beyanınızda gösterdiniz mi?

- Hiçbir korkunuz yoksa bunları şeffaf şekilde açıklayın, halk görsün ve kararını versin!

ŞEFFAF OLUNUZ!

Dediniz ki, "Bugüne kadar veremeyeceğim bir hesabım, gizli bir işim, saklı bir ajandam olmadı, olmayacaktır"

Çok güzel, işte buna bayıldım.

Madem ki "veremeyeceğiniz hesabınız, gizli bir işiniz, saklı bir ajandanız yoktur " o zaman, tüm ailenizi ve jujuyu da kapsayacak şekilde, yukarıdaki tüm sorularımın yanıtlarını eksiksiz olarak istiyorum.

Sizin vaktiniz yoksa, KAMUOYU ÖNÜNDE BİZE YETKİ VERİN, VEKALET VERİN, KKTC, TÜRKİYE, DUBAİ, İNGİLTERE TAPU DAİRELERİNDE, BANKALARINDA, ARAÇ KAYIT DAİRELERİNDE BU ARAŞTIRMALARI YAPALIM, SONUÇLARI HALKA DUYURALIM!

Veremeyecek hesabınız olmadığına göre, hesabınızı halka verin; ya siz yapın, ya da yetki verin biz yapalım..

SİZ YAPIN BİZ SUSALIM, OLMAZ

Bulunduğunuz makamda herşeyi yapacaksınız, ama herkes seyredecek ve susacak diye bir durum yoktur,..

Bugüne dek hiçbir Başbakan aleyhine, kamuoyunda bu denli çok iddia yapılmamıştır.

Halk, "Ateş olmayan yerden duman çıkmaz" diyor.

Halk herşeyi görüyor, biliyor, konuşuyor....

Etrafınıza topladığınız yalakalar size, "YÜRÜ BE ÜNAL, KİM TUTAR SENİ!!!" diyebilirler...

Ne ki, böyle bir dünya yok!

Sahip olduğunuz herşeyin kuruşuna kadar hesabını vermek zorundasınız...

Bu memleket sahipsiz değil; babanızın çiftliği hiç değil

Hesap vereceksiniz!

Bugün değilse yarın, ama vereceksiniz!

Yetimin hakkını size, ailenize, yakınlarınıza, şakşakcılarınıza yedirmeyeceğiz !

HODRİ MEYDAN!

Madem korkacak bişeyiniz yok, sorularımın yanıtlarını bekliyorum...