BAŞBAKAN ÜNAL ÜSTEL'İN HALKA YALAN SÖYLEDİĞİNİ KANITLAYAN 2. BELGE
İŞTE, PARA HIRSINDAN GÖZÜ DÖNEN AÇGÖZLÜ ALTINBAŞ'IN 1 YILDIR İŞGALCİ OLDUĞUNU KANITLAYAN BELGE
ALTINBAŞ'A SESLENİYORUM: TÜRK ASKERİ VE MÜCAHİT, SEN ORAYA ÇÖKESİN DİYE CAN VERMEDİ, BİZ SEN TARİHİ BÖLGEYİ İŞGAL EDESİN DİYE SAVAŞMADIK !!
Yazan Sabahattin İSMAİL
Başbakan Ünal Üstel, Yavuz Çıkarma Plajı'nı işgalden kurtarmak ve o tarihi sahilde Açık Hava Müzesi yapılmasını sağlamak için verdiğim mücadeleyi itibarsızlaştırmak için, Yavuz Çıkarma Plajı'nın işgal altında olmadığını ima ederek beni yalan söylemekle ve art niyetli olmakla sıçladı Yazdıklarıma itibar edilmemesini istedi
Dün yayınladığım 1. belge ile, kira sözleşmesi olmadığı halde, işgalci Altınbaş'a, Hükümetin bir dairesi tarafından, 3 ay önce, İskele izni verildiğini kanıtladım.
Böylece Açık Hava Müzesi yapımının Başbakan Ünal Üstel tarafından fiilen ve fiziki olarak engellendiğini gözler önüne serdim
Bugün yayınladığım 2. Belge ile de Altınbaş'ın plajda İŞGALCİ olduğunu ve Başbakan Ünal Üstel'in, bu işgale son vermek için hiçbirşey yapmadığı gibi, yapmak isteyenlere de engel olduğunu kanıtlıyorum
Aşağıdaki kira sözleşmesinden de görüldüğü gibi, Yavuz Çıkarma Plajı, 1 Eylül 2014'de, 10 yıllık bir süre için "BAR, RESTORAN VE PLAJ olarak kullanımı amacıyla", Altınbaş Holding bünyesindeki Kennedy Trading LTD. adlı şirkete kiralandı.
İLK İŞİ NE OLDU?
Kiralanır kiralanmaz ilk yaptığı iş şehit adını yaşatmak için konan YAVUZ ÇIKARMA PLAJI tabelasını kaldırarak 5 tane ESCAPE BEACH tabelasını dikmek oldu.
Ne yazık ki ilgili yasaya aykırı olan ve milli ruha ve tarihe bir saldırı teşkil eden bu art niyetli hadsizliğe benden başka biri de tepki göstermedi.
Ne Başbakanlar, ne Bakanlar, ne milletvekilleri, ne Kaymakamlar, ne de partiler ve örgütler bu rezilliğe son vermek için tepki gösterdi, " Kimse "şehidimizin adını hangi hakla kaldırdın?" diye soran olmadı..Tam 10 yıl tek başıma mücadele ettim, onlarca kez bu alçaklığı manşetlere taşıdım, Anavatan kamuoyuna aktardım onlarca yazı yazdım, onlarca görüşme yapıp şikayette bulundum...
Ve nihayet, 6 ay kadar önce LAÇ Belediyesi bir gecede gereğini yaparak tüm ESCAPE BEACH tabelalarını indirdi ve yasal adı olan YAVUZ ÇIKARMA PLAJI tabelasını 10 yıl sonra dikti
ÇEREZ PARASINA KİRA
31 Ağustos 2024'de biten sözleşmeye göre, Altınbaş ilk yıl ayda 7500 sterlin, son yılda ise ayda 11.945 sterlin kira ödedi.
Kira sözleşmesinin bitmesinden 1 ay önce, plaja AÇIK HAVA MÜZESİ YAPILACAĞI İÇİN sözleşmenin uzatılmayacağını ve 31 Ağustos 2024 itibarı ile Plajın boşaltmasını içeren bir ihbarname, mülk sahibi VAKIFLAR İDARESİ tarafından ALTINBAŞ'A gönderildi.
Ne var ki Altınbaş bu ihbarnameyi dikkate almayarak Plajı boşaltmayacağı yanıtını verdi. Gönderilen ikinci bir ihbarname de Altınbaş tarafından yine dikkate alınmadı ve işgal bugüne dek tam 12 aydır devam ediyor. Kira ödemesi de 1 yıldır durmuş durumda.
Altınbaş yetkilileri sözleşmenin uzatılması için Başbakan Ünal Üstel ile çeşitli görüşmeler yaptılar. Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ile de görüşerek destek istediler...
Bu temaslar sonucu, Altınbaş'a tahliye davası açılması da bizzat Başbakan Üstel'in sözlü " TAHLİYE DAVASI AÇMAYACAKSINIZ" talimatıyla engellendi, böylece işgalin 1 yıldır sorunsuz devam etmesi sağlandı
17. MADDE
Dün akşam sözleşmeyi okurken, gözardı edilen bir madde dikkatimi çekti
Sözleşmenin 17. Maddesi aynen şöyledir:
"Kira müddetinin hitam bulması veya kira sözleşmesinin mal sahibi tarafından feshedilmesi halinde mal sahibinin kiralanan mala DERHAL GİRMEYE VE ONU TEKRAR TASARRUFUNA ALMAYA HAKKI OLACAKTIR.."
Görüldüğü gibi bu maddeye göre mal sahibi Vakıflar İdaresi'nin sözleşme bitiminde mülküne "DERHAL GİRMEYE VE TASARRUFUNA ALMAYA" hakkı bulunmaktadır.
Bu sözleşmenin altında Kennedy Trading LTD yetkilisinin kapı kadar imzası vardır.
Yani Altınbaş, sözleşme bitiminde hem mülkü boşaltmayı, hem de mal sahibinin mülke derhal girmesini kapı kadar imzasıyla kabul etmesine rağmen, imzalı sözünü çiğneyerek, sözüne ve imzasına güvenilmez olduklarını göstermiştir. Onlarla iş yapan kişilerin bundan böyle bu durumu dikkate alacaklarını düşünüyorum
Bu bağlamda, mülk sahibi VAKIFLAR İdaresi'nin yerinde ben olsam, 17. Maddeye dayanarak hemen yarın sabah Mülküme girerdim, tahliye davasıyla uğraşmazdım, işgali seyretmezdim, Açık Hava Müzesi projesini derhal uygulamaya başlardım.
Altınbaş, kapı kadar imzası ile, mülküme derhal girme hakkımı kabul ettiğine göre, şikayeti varsa mahkemeye o gitsin ve desin ki " sözleşmem bitti, işgalciyim, kira da vermiyorum, mülk sahibi geldi imzaladığım 17. Maddeye dayanarak mülküne girdi, işgalime son verdi, şikayetçiyim"
Ben Vakıflar İdaresi müdürü olsam, yarın sabah polis eşliğinde bunu yapardım ve ona "git beni dava et, altında imzan olan 17. Madde ortada. 22 maddelik sözleşmenin 21 maddesi geçerli ise, 17. madde de geçerlidir" derdim.
Bir sözleşme ya tüm maddeleri ile geçerlidir, ya da tüm maddeleri ile geçersizdir. İçinden bir madde alınarak, geçersiz ilan edilemez.
SONUÇ
Sonuç olarak, sözleşmeden de görüleceği gibi Altınbaş Holding, Yavuz Çıkarma Plajı'nda işgalcidir, derken bir gerçeği ifade ediyorum.
" İşgalci Altınbaş, 1 yıldır Kira ödemeden Plajı kullanıyor, insanlardan haraç alıyor, Açık Hava Müzesi projesini engelliyor ama işgale son vermek için Başbakan Ünal Üstel tarafından hiçbirşey yapılmıyor, tahliye davası açılmasını da engelliyor..." derken gerçeği ifade ediyorum
Belgenin de gösterdiğine göre, yalan söyleyen ben değil, İşgalcı Altınbaş'ı koruyan Başbakan Üstel'dir
Yazıklar olsun